Toplumların varlıklarını sonsuza kadar sürdürebilmeleri, kendi değerleriyle yoğrulmuş yeni nesillerin varlığıyla mümkün olacaktır. Çocuklarımızın milli kültür ve değerlerine sahip olmaları, huzur ve mutluluğu getirecektir.
Çocukların ve gençlerin sağlıklı gelişimleri ve bu çerçevede potansiyellerinin ortaya çıkarılmasına katkı sağlanacak çalışmalar yürütülmesi önem arzetmektedir.
Bu nedenle; doğumundan itibaren çocukta yeni konular için merak uyandırmak, soru sorma konusunda cesaretlendirmek, ilgi duyabileceği yeni alanlar hakkında bilgiler vermek, hayal gücünü desteklemek ve geleceği değiştirme cesaretini kazandırmak son derece önemlidir.
Bunun için de çocukların, okul öncesi dönemden başlayarak kütüphanelerle tanıştırılmasına mutlak şekilde ihtiyaç bulunmaktadır.
Buradan hareketle ve yenilikçi bir yaklaşımla “Selçuklu Belediyesi KOP Çocuk Kütüphanesi” hayata geçirilmiştir. 4-10 yaş grubu çocuklar için tasarlanan ve 6000 adet yayın bulunan Çocuk Kütüphanesi; KOP İdaresi Başkanlığı desteği ile Selçuklu Belediyesi ve Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.
Neden çocuk kütüphanesi?
Kâinatın eğitimcisi olan Rabbimizin bizlere ilk ve en önemli emri ”İkra/Oku, Yaratan Rabbinin adıyla” nidasıyla başlar. Çünkü okumak insan olmanın, insanca yaşamanın, hayatı anlamanın ve anlamlandırmanın ilk adımıdır. Okumak demek sadece satırlara yazılı olanları değil Yaratanın kâinata nakış nakış işlediklerini okumak, incelemek, inceliklerini keşfetmek, insanlığın yararına olacak şekilde kullanılabilirliğini sağlamaktır.
Okumanın önemli bir değer olduğu konusunda neredeyse herkes hemfikirdir. Birçok anne-baba, çocuğun kitapla ilişkilerinin okuma-yazmayı öğrendiğinde başladığını düşünüyor. Oysa bu alışkanlık, kitap sevgisiyle başlar. Yani minikler okuma-yazma bilmese de kitaplarla erken yaşlarda tanışmalıdır. Kitaplar onların hayal kurmasını sağlar ve yaratıcılığına katkıda bulunur.
Bununla birlikte, okuma alışkanlığına sahip olmanın, bu alışkanlığı erken yaşta kazandırmanın faydası bilimsel olarak ortaya konmuş bir gerçekliktir.
Selçuk Şirin aşağıdaki yazısında; “Yeni doğana kitap mı okunur abi?” sorusuyla konuya araştırma boyutuyla değinmektedir.
“BEYİN GELİŞİMİNİN YÜZDE 90’I İLK 36 AYDA BİTİYOR!
İnsan gelişiminde kritik dönemler vardır. Gelişimin büyük oranda gerçekleştiği bu dönemleri iyi değerlendirmezseniz kaçan fırsat bir daha geri gelmez. Beyin gelişimi için kritik dönem ilk 3 yıldır. Beyin bu dönemde yüzde 90 oranında gelişmesini tamamlar. Dolayısıyla, eğer çocuğunuzun zihinsel gelişimini dert ediyorsanız, çocuğunuzun özellikle akademik olarak başarılı olmasını istiyorsanız yapmanız gereken ilk şey bu dönemde çocuğunuza zaman ayırmak. Çocuğunuz için yapacağınız en kıymetli yatırım bu ilk birkaç yılda yaptıklarınız. Peki, tam olarak ne yapmalıyız tam olarak bu dönemde yeni doğan bir çocuk için? Çocukların beyninin en hızlı geliştiği dönemde, yani ilk 36 ayda çocuklarla kitaplar üzerinden diyalog kurmalıyız.
30 MİLYON KELİME FARKI NEDİR?
İlk 3 yılda çocukları aileleriyle gözleyen klasik bir çalışmayı anlatmadan yukarıdaki soruya yanıt vermek mümkün değil. Evet, Hart ve Risley tarafından gerçekleştirilen meşhur ‘30 Milyon Kelime Farkı’ araştırmasından söz ediyorum. Araştırmacılar insan beyninin en hızlı geliştiği dönemde ebeveynlerin ne yaptıklarını anlamaya çalışıyor bu çalışmada. Bu amaçla üç değişik sosyoekonomik seviyeden onlarca aile seçiyor ve sıkı bir takip başlıyor… Farklı gelir gruplarından gelen çocuklar arasındaki en büyük fark çok net bir şekilde açığa çıkıyor. O da çocukların duyduğu kelime sayısı…
Varlıklı ve eğitimli aileler üç yıl boyunca toplam 45 milyon kelime kullanıyor. Orta eğitim ve gelir seviyesine sahip ailelerde bu rakam 30 milyona düşüyor. Ancak eğitim seviyesi düşük ailelerde bu rakam 15 milyonu ancak buluyor. Yani alt ve üst grup arasındaki fark “30 milyon kelime”.
OKULÖNCESİNDE ZEKÂ DEMEK KELİME HAZİNESİ DEMEKTİR!
Acı olan ilk 36 ayda ortaya çıkan 30 milyon kelime farkının sonraki yıllara etkisi. Çünkü pek çok çocuk için bu fark hiç kapanmıyor! Çocuklar okul çağına geldiklerinde görüyoruz bu farkın ilk etkisini. Çünkü okulöncesi dönemde zekâ dediğimiz şey aslında kelime hazinesinden ibarettir. Daha çok kelimeye aşina çocuklar işte bu yüzden okula başladıklarında öğrenmeye hazır oluyor. Kelime hazinesi geniş olan çocuk, arkadaşlarından birkaç adım önde başlıyor…”
Selçuklu Belediyesi KOP Çocuk Kütüphanesi’nde, çocuklara küçük yaşlardan itibaren iyi birer okur olma bilinci ve alışkanlığı kazandırmak amacıyla zengin ve güncel bir koleksiyon oluşturulmuş, eğitsel oyuncak ve araç gereçlerle de desteklenmiştir.
Selçuklu Belediyesi KOP Çocuk Kütüphanesi donanım ve işlevleriyle bir kütüphanenin ötesinde; çocuklarımızın zihni, sosyo- kültürel gelişimlerine katkı sunacak, bilgi ve beceri ile donanımlı hale gelmelerini sağlayacak, sosyal gelişim merkezi niteliğinde fonksiyonlara sahiptir. Sürekli artan toplumsal değişim ve gelişmelere katkı sunacak ve çocuklarımızın; bilgi, kültür, eğlenme ve ruhsal gelişimlerini olumlu yönde etkileyecek, kütüphane kullanma becerilerine sahip olmalarını sağlayacaktır.
Selçuklu Belediyesi KOP Çocuk Kütüphanesi, kitaba kolay erişilebilecek ve dezavantajlı grupların da rahat hareket etmelerini sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Kütüphanede 4-10 yaş grubu çocuklarımızın kendi yaş gruplarına uygun arkadaş ortamları oluşturmaya ve onların küçük yaşta kitapla tanışmasını sağlamaya yönelik mekânlar hazırlanmıştır.
Çocuk Kütüphanesinde:
- Bireysel okuma alanları,
- Yeteneklerine göre sanatsal eğitimler alabilecekleri drama, resim, müzik, boyama etkinlik alanları,
- Masal anlatıcılığı etkinlik alanları,
- Strateji-zeka oyun alanları,
- Öğrencilerin görsel ve işitsel algılarının gelişmesine katkıda bulunacak alanlar,
- Görme engellilerin elektronik ortamda ve canlı olarak masal dinleyebilecekleri alanlar yer almaktadır.
Oluşturulan bu mekânlarda; okuma saatleri, yazar buluşmaları, aile etkinlikleri, farklı atölye çalışmaları ve masal anlatımı ile çocukların kitapların gizemli dünyasına adım atmaları sağlanacaktır.
Çocuk Kütüphanesi ile asıl amaç; çocuklarımızın, kütüphanelerden etkili biçimde yararlanmalarına, okumanın keyfini ve bilgiyi keşfetmenin heyecanını yaşamalarına, kendini ifade edebilmelerine, elektronik ve yazılı medya kullanım becerilerini geliştirmelerine katkı sağlamaktır.
Nihai hedef ise öğrencilerde; dijital çağın temaları arasında yer alan küresel bilinç, finans, ekonomi, işletmecilik ve girişimcilik okuryazarlığı, çevre okuryazarlığı, öğrenme ve inovasyon yetkinlikleri konusunda yüksek bilinç oluşturmaktır.
